9 Ekim tarihinde TC devletinin Rojavaya yönelik başlatmış olduğu Barış Pınarı Harekâtı, Erdoğan’ın ülke sınırları içerisindeki sıkışmışlığından bir nebze olsun kurtulması amacıyla yapılmış bir harekâttı. Düzenin diğer gerici ittifakı olan Millet İttifakı’nı da peşine takarak tezkereyi meclisten geçirince bu işgal harekâtını başlattı.

Hâlihazırda böyle bir tezkerenin meclisten geçmesi zaten tüm burjuva düzen partileri tarafından kabul görecekti, Efrin operasyonunda olduğu gibi. Lakin böylesi bir işgal harekâtının kolay bir şekilde başlatılabilmesi, meclisin oylarından ziyade sokakta yükselebilecek bir karşı koyuşun olup olmayacağı ile ilgiliydi. 31 Mart ve 23 Haziran seçimlerinde emekçilerin mücadelesini gerici bir ittifak olan millet ittifakına yedekleyen Türkiye Solu, böylesi bir sokak mücadelesinin önünü de zaten kesmişti. Bu oportünist, parlamentarist çizgide, 7 haziran 2015 seçim döneminden bu yana provokasyonlara gelmeyelim diyerek, mitinglerin eylemlerin iptal edilmesiyle hızlandırılmış, bugünlere kadar taşınmıştı. Erdoğan ve AKP için tam da böylesi bir atmosfer gerekiyordu. İktidarda, bunu değerlendirerek bu harekâtı başlattı. Nitekim harekât başlayınca güçlü bir toplumsal muhalefet de örülemedi. HDP ve türevlerinin, bu tezkereye onay veren CHP özelinde Millet İttifakı’na olan serzenişleri boy gösterir oldu. Bir diğer yandan solun büyük bir bölümü de Suriye’nin toprak bütünlüğüne müdahale edilemez söylemiyle bu harekata karşı çıkmaya çalıştı. Hem parlamentarist hem de oportünist olan sol hareket bu yönüyle de sosyal şoven karakterlerini her zaman olduğu gibi sergilemiş oldu.

Köz’ün arkasında duran komünistler ise ulusal sorun ve savaşlara ilişkin takınılacak tutumun, Komünist Enternasyonalin ilk 4 kongresinde ortaya koyulan perspektifte olması gerektiğinin altını çizdi ve bu süreçteki tüm eylemliklere ve etkinliklere de bu çizgiyle dahil oldu ve de olmaya devam etmektedir. Bu perspektifle hareket eden komünistler eylem etkinliklerin dışında, 1 Mayıs Mahallesi’nde işgal karşıtı yazılama çalışmaları yapmış, şovenizme ve sosyal şovenizme karşı da duruşlarını sergilemişlerdir.

İşgalci TC Rojava’dan/Amed’den Defol!

1 Mayıs Mahallesi’nden Komünistler