“2021’de Devrim Rüzgârları Dünyada Daha Sert Esecek, Devrimci Durum Var Devrimci Parti Yok” başlıklı Aralık gazete sayımız üzerine sokağa çıkma yasağı koşullarında yaptığımız aile ziyaretleri ile sohbet etme fırsatı bulduk.

Yaptığımız aile ziyaretlerinde pandemi sürecinde solun takındığı tutum, asgari ücretin emekçiler üzerindeki durumundan ziyade sol tarafından nasıl ele alındığı, devrimci durum ve devrimci partinin henüz olmaması, siyasi kriz vb. gündemli sohbetler gerçekleştirdik. Konuk olduğumuz bir evdeki sohbetimiz şu şekildeydi:

“Partinin gerekli olduğu, devrim koşullarının henüz olgunlaşmadığı ve bu açıdan her alanda devrim gerçekleşmesi için tutum takınmak gerektiği” dile getirildi. Biz de bu açıdan öncelikle parti kurulması gerekliliğini ifade ettik ardından şunları ekledik: Türkiye’de devrimci durumun hüküm sürdüğünü ve bu tespiti yaparken yönetenlerin eskisi gibi yönetemediği tespitinden dahi bunun söylenebileceğini belirttik. Diğer yandan yamalı bohça durumunda 12 Eylül Anayasası vardır. Yönetilenler de artık eskisi gibi yönetilmek istememektedir. Bugün emekçilerin büyük çoğunluğu Erdoğan’ın gitmesini birincil görevleri olarak bilmektedir. Tüm bunlar ışığında devrimci partinin kurulma aciliyetini gözler önüne sermektedir. KöZ’ün arkasında duran komünistler olarak bugün bu siyasi perspektif doğrultusunda hareket ettiğimizi dile getirdik.

Bir başka ev sohbetimizde ise genel hatlarıyla şu tartışmayı gerçekleştirdik:

“HDP’nin bugünkü konumuna dair ve kitleler üzerindeki rolüne dair bir kafa karışıklığı içerisinde bulunduğu” dile getirildi. Biz de buna yönelik şunları dile getirdik: Bugün muhalefet partilerinin gücü artmadığı gibi HDP’nin Türkiye siyasetindeki en büyük üçüncü parti olma konumunu korumaktadır. Kitlelerin faaliyetlerinde önemli bir artış olduğunu söylemek gerekir. Kobane Eylemleri, Gezi Ayaklanması vb. bu tespitlerin birer örneğidir. Tüm bunlara karşın sessizliğini bozmayan bir HDP tablosu çizmek yanlış olmayacaktır. Devrimci durum ise bir sebep doğrultusunda harekete geçen kitleler ile önderlik arayışı içindeki zamanlamadan gelecektir.

Bizler KöZ’ün arkasında duran komünistler olarak parti ihtiyacını gözeten, bunun için sorumluluk alan, HDP’nin suskunluğunu koruduğu durumda dahi akıntıya karşı yüzme cesareti gösteren komünistleriz ve bu amaçla siyasi perspektifimiz temelinde bunları gerçekleştirmeye devam edeceğiz.

1 Mayıs Mahallesi’nden Komünistler