KöZ’ün arkasında duran komünistler olarak 12 Aralık’ta DİSK’in düzenlediği mitinge “İşçilerin Ekmeğe Değil, İktidara İhtiyacı Var” pankartıyla, 19 Aralık’ta KESK tarafından düzenlenen mitinge de “Düzen İttifaklarına Hiçbir Turda Oy Yok, HDP ile Sınırlı Olmayan Sol Güçlerle HDP Çatısında Seçimlere!” pankartlarıyla katıldık. Pankartlarımızın yanı sıra “Ne Cumhur Ne Millet Tek Yol Devrim”, “Kürtlerin Zincirine Ses Çıkarmayanlar İnsanca Yaşamdan Söz Edemez” dövizlerimiz de vardı.

Bizim dışımızda çokça siyasetin katıldığı bu iki miting, önceleri tespit ettiğimiz üzere, solun sahip olduğu toplumsal ve siyasal gücü ispatlar nitelikteydi. Yine tespitlerimiz ışığında şaşırtıcı olmayacak bir şekilde bu iki mitinge de parlamentarist ve reformist bir hava hakimdi. Sol akımlar burjuvazinin güdümünde, onun kavramlarıyla düşünüyor, onun yarattığı gündemlerin üzerinden siyaset üretiyor ve burjuvazi istediği zaman harekete geçiyor. Bizim için her iki mitingin kurgusu da bu bağlamda değerlendirilmeyecek bir durumda değildi.

Mitinglere katılan diğer siyasetler genel olarak asgari ücret ve yoksulluk kapsamında taleplerini dile getirdiler.  Yürüyüşte ve alana girerken diğer kortejlerden sık sık “Asgari Değil İnsanca Yaşam”, “İşçilerin Birliği Sermayeyi Yenecek”, “Milyonlar Aç Milyonlar İşsiz İşte Kapitalist Düzeniniz” sloganlarını duyduk. Bunun yanında “Yaşasın Devrim ve Sosyalizm”, “Yaşasın Birleşik Mücadelemiz”, “İşçiler Birleşin İktidara Yerleşin” sloganları da atıldı. Mitinglerde sloganlara da yansıyan bu tutumları güncel siyasetin buyurduğu gündemler ışığında değerlendirmek önemli olacaktır.

Bugün güncel siyasetin ve emekçilerin gündeminde en fazla yer tutan husus muhtemel bir erken seçimken, hiç de şaşırtıcı olmamakla beraber mitinglerde seçimlerde nasıl bir tutum izlenmesi gerektiği gündem edilmedi. Zira açıkça görülmektedir ki seçimlerde Amerikancı muhalefete eklemlenen tutumlarına kulp bulamayanlar, halkın ve tüm çevrelerin asıl gündemi olan seçim meselesini gölgelemek için geçinemiyoruz, asgari değil insanca yaşam gibi söylemlerle kendi basiretsiz tutumlarını kitlelerden gizlemeye, bu sözde gündemlerle de Millet İttifakı’na güç devşirmeye çabalamaktadırlar. Aynı şekilde devrim sloganları atanlar da “bizim seçimle işimiz olmaz” diyerek seçim siyasetini Millet İttifak’ına bırakarak sokakta yürüttükleri siyasetle, ne kadar samimi devrimci niyetlerle yaparlarsa yapsınlar, Milleti İttifak’ına destek vermektedirler. Bu bağlamda kimileri de bugün üçüncü yol adını verdikleri ancak tamamen HDP’nin kendisini gizleyerek Amerikancı muhalefetin peşine takılması suretiyle Cumhur İttifakı ve Erdoğan’a karşı seçim kazanma planından ibaret olan bir tutumu öne çıkarmaktadırlar. Öyle ki, 19 Aralık günü gerçekleşen mitinge katılan HDP bileşenleri ne HDP ne de Kürt kelimesini bir kez olsun ağızlarına almışlar, halihazırda zindanlarda tutsak edilmiş, ölüme mahkum edilmiş olanlar için en ufak bir ses yükseltmişlerdir. Biz ise her iki mitingde de “Düzen ittifaklarına hiçbir turda oy yok! HDP ile sınırlı olmayan sol güçlerle HDP çatısı altında seçimlere”,  “HDP’siz seçim Cumhur’a yarar”, Kürtlere Özgürlük, Kurdara Azadi”,  “Seçimle Değil, Devrimle Gidecek!” sloganlarını dile getirdik. Her iki miting boyunca hem yürüyüşte hem de alanda pankartlarımız ve attığımız sloganlar ilgi çekti. Kortejimizden “HDP’siz Seçim Cumhur’a Yarar” sloganları yükseldikçe karşılık olarak devrim sloganları atanlar, ardından attığımız “Ne Cumhur Ne Millet Tek Yol Devrim” sloganlarına şaşıradursun, biz seçimlerde alınması gereken devrimci tutumu anlatmaya devam ettik. Bugün emekçilerin, ezilenlerin yararına olma iddiasında olan bir ittifak kendini Cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki bağımsız tutumuyla ayırt etmelidir. Yoksa yukarıda belirttiğimiz üzere devrim ve sosyalizm sloganlarıyla gizlenen bu ayırt edememe durumu seçimlerde Millet İttifakı’nın açık veya örtülü bir şekilde desteklenmesi anlamına gelir. Bugün tek alternatif HDP’nin kendi kimliğini, siyasetini gizlemeden başını çektiği bir sol blok olmalıdır.

Aynı zamanda faillerinin “Hayata Dönüş” adını verdikleri ve 19 Aralık’ta devrimcilerin katledilmesi amacıyla düzenlenen operasyonlarda sahip çıktıkları onurlu çizgiyi korumak pahasına düşen devrimcileri miting alanında yalnız biz andık. O gün düzen unsurlarından medet umarak devrimcilerden farklı bir çizgide tutum takınanların umdukları hiçbir kazanımı elde edemediğini, bugün de aynı şekilde düzen ittifaklarının arkasında saklananlar için yarınların hiçbir şey vaad etmeyeceği aşikardır.

Devrim İçin Düşenler Kavgamızda Yaşıyor

19 Aralık’ın Hesabını Soracağız

 

Düzen İttifaklarına Hiçbir Turda Oy Yok

HDP Adıyla Sol Blokla Seçimlere

Üniversiteden Komünistler